17 Mayıs 2009 Pazar

15.05.2009

15.05.2009 günü düşük katılımlı bir Japonca günü oldu. Bu durumda gelemeyen arkadaşlarımız için de bu blogun faydalı olacağı kanaatindeyim, "ne yaptınız?" sorusuna cevaplar silsilesi bu yazılar çünkü. 

Derse Murat Hoca'ya gelen bir maille başladık. Yurt kurallarına göre gece 10'dan sonra giriş yapamayacağımızı, aksi takdirde bazı cezalar olduğunu; fakat zaten bu cezaların Murat Hoca'ya işlemediğini öğrendik. Haftanın 3 günü japon kahvaltısı, diğer günler de batı kahvaltısı olacakmış. Batı kahvaltısının kızarmış bir ekmekten ibaret olması da kuvvetle muhtemel olduğundan, bavulda peynirler için yeri önceden ayırmalıyız. Uzaktan hoş gelen davul sesi git gide yaklaşıyor olsa da şahane günler kapıda, eminiz. 

Bundan önce yaptığımız beş diyalogun da ezberimizde olması gerekiyor artık. Derse geçen cuma günkü diyalogla başladık. "Dare no kamera des ka?", "Kore wa dare wa denwa des ka?" en popüler cümleler. Çizim yaparken sürekli bu kimin kalemi, bu kimin cetveli diyebiliriz bundan böyle. Ana konumuz ise konum bildirme ve "bir yerden bir yere" kalıbı idi. Bir takım örnek cümleler: 

* Ki no shita jitensha ga arimasu.  ..... There is a bicycle under the tree.
* Watashi wa ginko e ikimasu.     ..... I go to the bank.
* Watashi wa Osaka kara Tokyo made ikimasu. ..... I go from Osaka to Tokyo.
* Osaka Eki wa doko desu ka?    ..... Where is Osaka Station?

Bu arada "gidelim, yapalım" gibi istek kiplerini de tekrarladık. Fiilin köküne -tai ekliyoruz. Örnek olarak: ikitai, tabetai (yemek yemek istiyorum) Bir yere gideceğimizi belirtirken de yerin isminden sonra e ya da ni getiriliyor:
İstanburu ni ikimas. ... İstanbul'a gidiyorum.

Kişisel istek olarak öne sürdüğüm "quiz" fikri, Murat Hoca tarafından hemen kabul edilip, grup arkadaşlarım tarafından da üzüntüyle karşılandı. Ama neticesinde "karne"miz olmadığı için hüzne gerek yok, herkes için faydalı olacağına inanıyorum. Murat Hoca herkesin bir dosya edinmesini özellikle belirtiyor, proje hazırlıkları, bulunan örnekler vs. gibi şeyleri yanımızda taşımamızı, Japonya'ya da götüreceğimizi söylüyor. Önümüzdeki Salı günü tarihleri tekrar hatırlatmada ve İstanbul - Mimar Sinan sunumları için plan yapmakta fayda var. Strese girmemek için bir adım önden gitme tekniğine biz de yavaş yavaş gireriz böylece!

Son olarak, Cansu'nun dersten erken ayrılmasıyla artık "official" olarak para cezalarını uygulamaya başladık. Erken gitme, geç gelme 20 lira, hiç gelmemek de 30 lira. Cansu cezasını ödedikten sonra içi bir an için cızladı. 5 Mayıs'tan itibaren uyguladığımız bu duruma göre Cansu'dan 20 lira daha alacağımız var oysa ki. Didem'den 20, Ece'den 40, Ezgi'de de 40 lira. Bu 40'lar biraz daha fazla olabilir gelmemenin 30 lira olduğunu düşünürsek, o yüzden ortak kasamıza yapacağınız katkılar için iyi düşünelim.

Bu Salı görüşmek üzere!
Sayanoora!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder